AŞK'LA DÜŞÜNMEK... - Ş A İ R A N E
“Biliyorsun ben hangi şehirdeysem Yalnızlığın başkenti orası.” – Cemal Süreya “Yaşamak değil, Beni bu telaş öldürecek…” – Özdemir Asaf “Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlamaya.” – Gülten Akın “Cıvıl cıvıldı gözleri Yeni dağılmış bir ilkokul gibi.” – Can Yücel “Duyguluysan işin zor, Yaşamda yeniksindir.” – Özdemir Asaf “İçim hem kimsesizdi hem kalabalık.” – Edip Cansever “Hüznümle vedalaşmayı bana öğretmediler.” – Gülten Akın “Dönmeyeceğimiz bir yer beğen, Başka türlüsü güç.” – Turgut Uyar “Vasiyetimdir: Dalgınlığınıza gelmek istiyorum Ve kaybolmak o dalgınlıkta.” – Didem Madak “İçime gene Yolculuk mu düştü, nedir?” – Orhan Veli “uçurumlar var uçurumlar diyorum ben insanla insan arasında kendiyle kendi arasında.” – Nilgün Marmara “Sen ki saçından tırnağına kadar Bir hürriyete bedelsin.” – Turgut Uyar “Bir buluşma yeridir şimdi hüzünlerimiz.” – Edip Cansever “Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu, Birinciliği beyaza verdiler.” – Özdemir Asaf

Bu Blogda Ara

12 Kasım 2010

AŞK'LA DÜŞÜNMEK...



 
Sizi bir düşünceye aşkla bağlayabilecek gerçeklerin neler olabileceğini hiç düşündünüz mü?

Aşk'tan bahsettiğimizde hep iki kişinin birlikte olması gerçeğini algılarız. Birbirleriyle aynı tutkuları paylaşan ve ahenk içerisinde hareket eden iki kişi. Aynı iki farklı sesin bir orkestra içerisinde birbirine karışması ve güzelleşmesi gibi.

İşte bir düşünceyi aşkla istemek de buna benzer. Artık tüm duygularınız bir başkasına aşık olduğunuz anlardaki frekansı yakalamış demektir. Aşık olduğunuzda hisleriniz vücudunuza ve hareketlerinize hakim olmaya başlar. Artık davranışlarınızı kontrol eden aşkın o muhteşem tutkusudur. Bir düşünceyi aşkın doğallığındaki gibi harekete geçirebilmeniz içinde öncelikle kendinize izin vermeniz gerekir. Sonra içinizdeki o tutku sizi hedefinize doğru hızla çekecektir.

Psikolok Alfred Adler; "Bir fikrin beni kullanmasına minnettarım demişti". Evet bir fikre aşkla bağlandığınızda o size yolunuzu gösterecektir. Artık bu noktadan sonra ne o düşünceye yön vermeye ihtiyacınız kalmıştır, ne de başarmak için hırsla mücadele etmeye. Çünkü artık siz her sabah aynı saate kurduğunuz alarmınız çalmadan önce uyanmış olacaksınız.

Hedefinizin peşinde aşkla hareket etmeye başladığınızda, kendinizi aynı oniki yaşındayken yaz tatiline çıktığınız ilk anlardaki kadar mutlu hissedeceksin. Buna siz bile şaşırabilirsin. Neler oldu size böyle. Daha bir gün önce herşey ağır ve çekilmezken, şimdi sizi çocuksu bir tutkuyla harekete geçiren gerçek nedir? Nasıl böylesine bir tutkuyla doldunuz? Dışarıda hava mı değişti? Yoksa güneş bir kaç saat önce mi doğdu? Elbette hayır. Değişen sadece okulun son günündeki o sabırsızca bekleyişden biraz sonra kurtulup ; beklediğiniz o güzel yaz tatiline çıkacak olmanızdır.


Oysaki ikisi arasındaki fark sadece dakikalardır.



Yazan: Bob Prodector
Derleme/Çeviri: Cüneyt Yiğitsoy


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum