ARİSTOTELES'İN İDEAL İNSAN TARİFİ - Ş A İ R A N E
“Biliyorsun ben hangi şehirdeysem Yalnızlığın başkenti orası.” – Cemal Süreya “Yaşamak değil, Beni bu telaş öldürecek…” – Özdemir Asaf “Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlamaya.” – Gülten Akın “Cıvıl cıvıldı gözleri Yeni dağılmış bir ilkokul gibi.” – Can Yücel “Duyguluysan işin zor, Yaşamda yeniksindir.” – Özdemir Asaf “İçim hem kimsesizdi hem kalabalık.” – Edip Cansever “Hüznümle vedalaşmayı bana öğretmediler.” – Gülten Akın “Dönmeyeceğimiz bir yer beğen, Başka türlüsü güç.” – Turgut Uyar “Vasiyetimdir: Dalgınlığınıza gelmek istiyorum Ve kaybolmak o dalgınlıkta.” – Didem Madak “İçime gene Yolculuk mu düştü, nedir?” – Orhan Veli “uçurumlar var uçurumlar diyorum ben insanla insan arasında kendiyle kendi arasında.” – Nilgün Marmara “Sen ki saçından tırnağına kadar Bir hürriyete bedelsin.” – Turgut Uyar “Bir buluşma yeridir şimdi hüzünlerimiz.” – Edip Cansever “Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu, Birinciliği beyaza verdiler.” – Özdemir Asaf

Bu Blogda Ara

03 Haziran 2011

ARİSTOTELES'İN İDEAL İNSAN TARİFİ


Kendini boşuna tehlikeye atmaz. Çünkü onu kaygılandıran pek az şey vardır. Fakat önemli durumlarda hayatını bile seve seve verir. Bazı şartlarda , yaşamanın anlamı olmadığını da bilir.

İnsanlara yardıma koşar, kendisine yardım edildiğindeyse utanır. İyilik bağışlamak bir üstünlük belirtisidir. İyilik görmekse bir alçalmadır.

Kamu göster...ilerine katılmaz. Sevdiği sevmediği ortadadır. İnsanları ve nesneleri umursamadığından dürüst davranır, açık konuşur.

Gözünde hiç bir şey fazla büyük olmadığı için, hiç bir şeye karşı da fazla hayranlık duymaz. Fakat dostuna karşı alttan alır, yoksa bu tür davranış bir köle özelliğidir.

Garez nedir bilmez, hadiseleri unutur, yürek incitecek şeyler üstünde durmaz. Konuşmak için can atmaz.Övülmesi yahut yerilmesi onu ilgilendirmez.

Düşman da olsa, başkaları hakkında kötü konuşmaz , ancak o kişi kendi kendinin düşmanıysa iş değişir. Ağır başlı davranır, sesi toktur, sözleri ölçülüdür; telaşlı değildir, çünkü pek az şey onu kaygılandırır; hiç bir şeye fazla önem vermediği için de hiddete kapılmaz. Cırtlak ses, acele adımlar, kaygı içindeki adama yakışır.

Hayatın cilvelerini vakar ve sükünetle karşılar, az sayıdaki askerlerini büyük bir savaş stratejisi ile idare eden usta bir general gibi, içinde bulunduğu durumdan elinden geldiğince yararlanır.

En iyi dost kendisidir, yalnız kalmaktan hoşlanır, erdemi ve yeteneği olmayan kişinin en büyük düşmanı ise kendisidir, yalnızlıktan o korkar.



1 yorum:

Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum