HUZUR VE MUTLULUK... - Ş A İ R A N E
“Biliyorsun ben hangi şehirdeysem Yalnızlığın başkenti orası.” – Cemal Süreya “Yaşamak değil, Beni bu telaş öldürecek…” – Özdemir Asaf “Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlamaya.” – Gülten Akın “Cıvıl cıvıldı gözleri Yeni dağılmış bir ilkokul gibi.” – Can Yücel “Duyguluysan işin zor, Yaşamda yeniksindir.” – Özdemir Asaf “İçim hem kimsesizdi hem kalabalık.” – Edip Cansever “Hüznümle vedalaşmayı bana öğretmediler.” – Gülten Akın “Dönmeyeceğimiz bir yer beğen, Başka türlüsü güç.” – Turgut Uyar “Vasiyetimdir: Dalgınlığınıza gelmek istiyorum Ve kaybolmak o dalgınlıkta.” – Didem Madak “İçime gene Yolculuk mu düştü, nedir?” – Orhan Veli “uçurumlar var uçurumlar diyorum ben insanla insan arasında kendiyle kendi arasında.” – Nilgün Marmara “Sen ki saçından tırnağına kadar Bir hürriyete bedelsin.” – Turgut Uyar “Bir buluşma yeridir şimdi hüzünlerimiz.” – Edip Cansever “Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu, Birinciliği beyaza verdiler.” – Özdemir Asaf

Bu Blogda Ara

04 Nisan 2013

HUZUR VE MUTLULUK...




Şükürler olsun huzurluyum son günlerde… Mutluluk şarkıları söylemek, hep gülümsemek, birilerine iyilik yapmak geliyor içimden ve en önemlisi de hep böyle kalmak…Belki de baharın etkisi ama memnunum bu halimden.

Bir ara fazla ciddiydim farkındayım. Kılı kırk yarardım. Her söylenene alınır, kendi iç dünyama kapanırdım. Alınganlıklarım bazen öyle hat safhalara ulaşırdı ki çevremdeki herkesle olan bağlantımı koparır, kimse anlam veremezdi bu halime. Sanki tonlarca yük taşıyan ağır işçisiydim dünyanın. Üzerime ölü toprağı serpilmişçesine boğuşup duruyordum her günle… Şimdi düşünüyorum da ne kadar anlamsız geliyor hepsi de.

Bazen yaraların iyileşmesi zaman alıyor. Ve bazen unutmak zor olsa da her Allah’ın günü kendinizle yüzleşmek, çıkar yollar aramak, elden geleni değil gelmeyeni de yapmak gerekiyordu  işte. Bazen duygularımın düşüncelerime hakim olmasına engel olamazken bazen de olayları akışına bırakıyordum. Büyük sorunlar değildi elbette ve büyük olmadıkları gibi çözümü de bende olan şeylerdi. Aslında sorun filan da yoktu. Çünkü sorun dediğim şeyler kendi içimde büyütüp sorun haline soktuğum bir dizin düşünce ve duygu yumağıydı sadece. Ve zamanla affetmeyi, sevilmeden sevmeyi ve kimseden bir şey beklememeyi öğrendiğim gün yaşamın / yaşadığımın farkına vardım yeniden. Artık yoktu öyle kapıları kapatıp kendi dünyama çekilip yaşamak… Anlaşmak vardı, sevmek vardı. Alınganlıklarımı rafa kaldırıp olaylarla yüzleşmek ve anında çözüme ulaşmak vardı. Ve bunları öğrendiğim gün aradığım mutluluğun kendi benliğimde olduğunu gördüm. Kimseye minnet etmeden mutlu olabilmek ve her doğan güne şükretmeyi yeniden keşfetmenin verdiği hazla, artık etrafımda ki herkese ve her şeye olumlu bakabilmek, işte en büyük mutluluk bana.

İster baharın etkisi isterse olaylara daha güzel bakabilmenin verdiği keyiften olsun, bundan sonra kimsenin bu mutluluğumu bozmasına izin vermek yok,,,yok işte, bu ben olsam bile… J

Mehpare ÖĞÜT




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum