İnsanları biliyorum, şehirleri, çiftlikleri, tepeleri, nehirleri ve kayalıkları biliyorum, tepelerdeki bir otlağın bir kenarında güz sonu güneşin nasıl battığını biliyorum; ama bütün bunları bir sınıra bağlamanın, ona bir ad takıp bu adı taşımayan yerleri sevmemenin ne anlamı olabilir?
Ülkesini
sevmek nedir; başka ülkeleri sevmemek mi? Öyleyse iyi bir şey
değil bu. Yoksa sadece kendini sevmekten mi ibaret? O zaman iyi bir
şey olabilir; ama bunu bir erdem, bir meslek haline getirmemek
gerek…
Hayatı
sevdiğim gibi Estre Beyliği’nin tepelerini de seviyorum, ama
böyle bir sevginin nefretten oluşan bir sınır hattı olamaz.
0 Comments:
Yorum Gönder
Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum