KARANTİNAYA ALDIM YÜREĞİMİ….

Sevmek istiyorum uzun zamandan beri. Birilerini ya da hiçbirini. Kendimi seviyor muyum peki. Bilmiyorum. Kendimi sevmezsem eğer, nasıl seveceğim başka birini. Ne verebilirim ki karşımdakine. Ya da ne istediğimi biliyor muyum diye soruyor muyum kendime. Evet, ne istiyorum ben. Onu da bilmiyorum. Sevmek, eskidenmiş. Yani benim sevmelerim, eskidenmiş de ne zamandır unutmuşum tadını. Ruhumda bir fiske kadar bile sevmeye ait kırıntı kalmamış anlaşılan. En azından birazcık olsa hani, bir de fitilledik mi, yanmaya başlayacak yeniden ama, kim bilir ne zaman.

Sevmek, bir insanı, bir kuşu, bir çiçeği, bir sevgiliyi….sırala sıralayabilirsen daha neyi ya da kimi istercesine.
Sevmek, özgürce, haykırırcasına.
Mutluluktan deli olurcasına.

Yok, yok, olmuyor bir türlü, ne kadar denesem de boşuna. Tüm heyecanımı kaybetmişim ben. Zevk almıyorum artık hiçbir şeyden. Her şey yalan ve sahte geliyorken, sevgilerde nasıl olsa sahteleşti deyip de, hiç adım atmayayım en iyisi ben bu işe. Sokakta bazen gördüğüm çiftlere kıskanarak bakarken, şimdi hiç umursamadan ve de en önemlisi kıskanmadan geçiyorum yanlarından. Çoktan unutmuşum ben bu duygu, çoktan… Ne yapacağız öyleyse. Sakın bilmem deme bana. Aslında biliyorsun da bilmezden geldiğini ben bilmiyor muyum sanki. Ne yani şimdi kalbimin üstüne şöyle bir levha mı asacağım; “Geçici süreliliğine işlem dışıdır. Lütfen daha sonra yeniden deneyiniz gibilerden” ya da şöyle de olabilir sanırım; “Taşındık”…
Ne komik olurdu değil mi. Hahaha, gerçekten komik olurdu hani. El adama güler be. Olsun varsın en azından şu an için kullanılamadığını bilsinler de. Teknik arıza var ve hatta duygusal arıza. Tamir etmek epey bir vaktimi alacak anlaşılan. En iyisi mi ben karantinaya alayım yüreğimi de, kimseye rahatsızlık vermeyeyim. Bu nedenle eğer çevreye verdiğimiz bir rahatsızlık varsa da özür dileriz….

Aklıma Geldikçe Karalamalar…
Mehpar ÖĞÜT
16 şubat 2008

0 Comments:

Yorum Gönder

Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum