Zamansız misafirlerin uğrak yeridir gönül…
Kimine buyur ederken, kimini de almazsın içeriye.
Sanırsın ki ömürlük gelmiştir gelen, bir daha da gitmeyecektir.
Tam da beklediğin anda hem de …
Dünyanın en mutlu insanı addedersin kendini.
Mutlusundur, seviyorum derken sevildiğini de düşlüyorsundur.
Siyah-beyaz dediğin hayat artık toz pembedir…
Hiç kimse ve de hiçbir şey de sıkmıyordur canını eskisi gibi.
Varsa yoksa o , hayat sadece ondan ibaret olmuştur senin için.
Yaşıyor, seviyor ve seviliyorsundur, en azından sen öyle düşünüp
Gerisi ise teferruattan ibarettir derken…
Düşlere dalarsın…
Hayatın üzerine kurduğun hayaller kadar
Kalbine koyduğun insan için de güzel hisler beslersin…
Her şeyin iyisi onun, kötüsü benim olsun derken
Kendin için olan her şeyden sırf onun olsun diye vazgeçersin.
Kısacası artık hayatı kendin için değil de onun için yaşamayı seçersin…
Bir zamanlar ağladığın şeylere gülmeyi öğrenirken,
Yanlış dediklerine doğru demeye başlarsın.
Sevmek bu olsa gerek diye düşünürken,
Bir de bakarsın ki sevmek uğruna ard arda hatalar yaparsın.
Artık yol nerede başlıyor / nerede bitiyor umurunda değildir.
Zaten bir soran olsa yolun nereden başladığını dahi tarif edemezsin.
Ve gün gelir…
Kalbine o buyur ettiğin kişi seni elinin tersiyle öyle bir iter ki köşeye;
Sen ne olup bittiğini anlayamadan daha
O çoktan kaybolup gitmiştir bilinmezliğe….
Hata kimde bilemezsin…
Aslında bilirsin de hatırlatmak istemezsin.
En büyük hata senindir.
Birincisi kalbini tanımadan açtığın için,
İkincisi seviyorum dediğin için,
Üçüncüsü de inandığın için…
Kabul etmek zor olsa da kabahatin büyüğü sendedir.
İki dudağının arasından her “seviyorum” kelimesi çıkanı adam zannedip
Gönül hanenden buyur ettiğin için içeri…
Suçlusundur seviyorum derken sevildiğini düşündüğün
Ve suçlusundur her adamı adam bellediğin için…
Kısacası her seviyorum diyenle yola çıkılmadığını öğrenmen için kimbilir daha kaç kez yemelisindir silleyi.
Ve kimbilir daha kaç kez terk edilmelisindir böyle habersiz.
Şimdi iyi dinle gönül ve şunları sakın unutma !
Sevmek yürek işidir. Yüreği olmayanların değildir sevmek işi.
Sevmek derin sularda boğulmak gibi
Kendini bir uçurumdan atmak gibi
Ya da yüreğinden koparıp bir parçayı vermek gibidir…
Sen yapabiliyor musun bunları.
Bunları yapabiliyorum diyorsan sen seviyorsun demektir…
Sen sevmenin ne demek olduğunu biliyorsun demektir…
Ama asıl önemli olan şey nedir biliyor musun ?
Sen her şeyi yaparım, veririm derken,
Ya karşında ki ne diyor ? hiç sordun mu kendine…
Eğer aynı karşılıkları alabiliyorsan ki işte o zaman sevginde karşılıklıdır demektir.
Yok eğer alamıyorsan herhangi bir cevap,
O zaman sana diyeceğim şudur ki;
İyi düşün iyi taşın sakın yüreğini, sorduğun soruların cevabını vermeyene VERME !!!
Mehpare ÖĞÜT
2011
0 Comments:
Yorum Gönder
Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum