KÜFÜRLÜ KONUŞMA VE YAZMA



Küfürlü sözleri dinlemekten hiç hoşlanmam…Küfür edenleri de şaşkınlıkla izlerim…Nasıl bunu başarabiliyorlar ?..Nasıl utanmadan bu sözleri arka arkaya sıralayabiliyorlar, hayret ederim…Kızgınlıklarımızı dile getirirken, karşı tarafı acıtmak, öfkemizi dindirmek istediğimizde başvuruyoruz küfüre…Hele hele Can Yücel gibi bir usta sanatçımızın da küfürü çok sevdiğini ve bolca kullandığını bildiğimizden, küfür hayatın bir gerçeğidir, demekten kendimizi alamıyoruz…Küfürün her ağızda başka şekil aldığını, başka anlamlar kazandığını da biliyoruz…Örneğin Can Yücel’in ağzından çıkan bir küfürlü söz fazla rahatsız etmezken, Recep İvedik filmlerinde aynı küfürlü sözler bizi rahatsız edebiliyor…

Öyle insanlar vardır ki, yaşamının her anında küfreder…Sokakta, toplu taşım araçlarında, sohbet anında bolca savurur küfürleri…Ağzı küfürlü denir, böylelerine…Bu ağzı küfürlüler için küfür normaldir, ayıplanacak bir yönü de yoktur…En yakın arkadaşlarına bile hiç çekinmeden bu küfürlü sözleri söyler…İncineceğini düşünmez…İncinmesi anormal bir durumdur ona göre…Sokakta, iki arkadaşın birbirlerine küfrede küfrede yürüdüklerine ve hiç kızmadıklarına ben çok tanık oldum…İnanamadım…Bu nasıl arkadaşlık?..Bu nasıl anlayış?..İnanamıyor insan…

İnternette de böyle insanlar var…Çok daha ilginci böyle kadınlar var…Bir erkeğin küfretmesi istenilmeyen bir durum…Ancak bir kadının küfretmesi ondan çok daha vahim…Küfürlerde en çok kadın objesi kullanıldığına göre, bir bayanın küfretmesi nasıl kabullenebilir…Küfürlü sözleri okudukça, aslında küfür edilenin değil, küfredenin aşağılandığını daha iyi anlıyorum…Her şey, kendini kontrol edebilmekle, sakin savunma yapabilmekle ilgili…Küfretmeden de hakkımızı koruyabiliriz…Hem de çok daha iyi sonuç alarak…Küfür alt yapınız varsa herhangi bir kızgınlık anında bu küfür birikiminizi kullanmamanız pek olası değil…Kendinizi mümkün olduğu kadar küfürden arındırmanız gerekir…Sürekli kullanıyorsanız, alışkanlığa dönüşeceği için kurtulmanız da mümkün olamayacaktır ne yazık ki…

Deutsche Welle'nin 04.11.2010 tarihli haberine göre "profesyonel küfürbaz" olarak tanımlanan insanlar da var internet ortamında… Günde sekiz saat mesai yaparak internetteki forum, blog, sosyal medya ve haber sitelerini dolaşıyor, küfür ve hakaret içerikli mesajlarla sanal âlemde provokasyon yapıyorlar…Profesyonel küfürbazlar ordusu, birbirlerini tanımayan, hatta birbirlerinden çok farklı yerlerde ikamet eden kişilerden oluşturuluyor… Bu yeni mesleğe en çok genç kuşaklar rağbet gösteriyor…

Profesyonel küfürbaz, maaşını ödeyen kişi ya da kurumdan, hangi platformda kimlere saldıracağına dair direktif alıyor… Örneğin, A partisine mensup bir politikacı, B partisindeki siyasi rakibi hakkında kamuoyunda olumsuz bir kanaat oluşması amacıyla bir "sanal saldırı" kampanyası başlatıyor…Saldırının çapına ve süresine göre profesyonel küfürbazlarla anlaşılıyor ve onlara, muhalif politikacı hakkında bazı doneler veriliyor… Profesyonel küfürbazlar da bu doneler ışığında toplu olarak taarruza geçiyor… Akla gelebilecek her türlü internet platformunda 'hedef seçilen kişi' hakkında son derece ağır hakaret ve küfürler içeren mesajlar yazılıyor… Sanal alemde yazılan mesajlar ya da paylaşılan bilgi ve belgeler jet hızıyla yayıldığından, bazen kampanya bir günde bile amacına ulaşabiliyor… Tabii rakipleri karşısında "nihai zafer" kazanmak isteyenler, bu saldırı kampanyasını daha uzun ve sürekli biçimde uygulamak zorundalar….

Küfür manevi bir silahtır…Ancak unutmayalım ki karşı tarafı tahrik edici bir silahtır…Her an size de aynı silahla saldırı olabilir…Kullanılmasını asla önermeyeceğim bir silah, küfür…İnsana hiç yakışmayan adi bir silah…İtici olduğu kesin, küfürü kullanan her insanın…Olumlu her davranışı silip süpüren bu çirkinliği hep birlikte kınamalı ve reddetmeliyiz…Küfürü söküp atmalıyız yaşamımızdan…

Sevgiyle kalın!..

Asım ERDOĞAN



2 Comments:

Adsız dedi ki...

Küfürü bir kenara bırakalım "Ya hayır söyleyin ya da susun" diyen bir peygamberin ümmetiyiz biz. Ben de şaşıyorum insanların nasıl küfürlü konuşabildiklerine.

ŞAİRANE dedi ki...

Bir söz vardır "Ağaç yaş iken eğilir" diye... Bir insanın tüm karakteristik özellikleri doğup büyüdüğü ve aynı çatı altında yaşadığı bireylerin ona verdikleriyle alakalıdır. Eğer ki biz çocuğumuza güzel ahlakı, doğru konuşmayı ve saygılı olmayı öğretiyorsak örnek olarak kendisine sunulanı alacak ve hayatı boyunca da aileden geçen genetik miras gibi o da kendi çocuklarına aynı şekilde sunulanı devam ettirecektir... Teşekkürler güzel yorumunuzdan dolayı saygılar sunuyorum...