Ş A İ R A N E: İnanna
“Biliyorsun ben hangi şehirdeysem Yalnızlığın başkenti orası.” – Cemal Süreya “Yaşamak değil, Beni bu telaş öldürecek…” – Özdemir Asaf “Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlamaya.” – Gülten Akın “Cıvıl cıvıldı gözleri Yeni dağılmış bir ilkokul gibi.” – Can Yücel “Duyguluysan işin zor, Yaşamda yeniksindir.” – Özdemir Asaf “İçim hem kimsesizdi hem kalabalık.” – Edip Cansever “Hüznümle vedalaşmayı bana öğretmediler.” – Gülten Akın “Dönmeyeceğimiz bir yer beğen, Başka türlüsü güç.” – Turgut Uyar “Vasiyetimdir: Dalgınlığınıza gelmek istiyorum Ve kaybolmak o dalgınlıkta.” – Didem Madak “İçime gene Yolculuk mu düştü, nedir?” – Orhan Veli “uçurumlar var uçurumlar diyorum ben insanla insan arasında kendiyle kendi arasında.” – Nilgün Marmara “Sen ki saçından tırnağına kadar Bir hürriyete bedelsin.” – Turgut Uyar “Bir buluşma yeridir şimdi hüzünlerimiz.” – Edip Cansever “Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu, Birinciliği beyaza verdiler.” – Özdemir Asaf

Bu Blogda Ara

İnanna etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İnanna etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Kasım 2020

SÜMERLİ LUDİNGİRRA ŞİİRLERİ

Kasım 29, 2020 0
SÜMERLİ LUDİNGİRRA ŞİİRLERİ

 

 


Sevgili anneme.....
'yola çıkan kralın habercisi,
Seni Nippur’a göndereceğim, bu haberi götür!
Uzun bir yolculuk yaptım,
Annem üzüntüden, uyuyamıyor,
Odasına sıkıntılı bir söz girmeyen o,
Bütün yolculara sağlığımı soruyor,
Benim selam mektubumu eline ver!
Eğer annemi bilmiyorsan, onu sana anlatayım:
Onun adı Şatiştar’dır.
Pırıl pırıl görünüşü ile
Bir tanrıça hoşluğu, tatlı bir gelindir o,
Gençliğinden beri kutsanmıştır o.
Kaynatasının evini gayretle yöneten,
Kocasının tanrısına hizmet eden,
Tanrıça İnanna’nın yerine bakmayı bilen,
Kralın sözünü yabana atmayan,
Sevilen, sevgi ile yaşayan,
Kuzu, iyi kaymak, bal,
Kalpten akan tereyağdır o.
Annemin ikinci tanımını vereyim:
Annem ufukta parlayan bir ışık, bir dağ geyiği,
Işıldayan bir sabah yıldızıdır o.
Değerli bir akik, Marhaşi’den bir topaz,
Cazibe dolu bir prens mücevheri,
Neşe yaratan bir akik,
Bir kalay yüzük, demir bilezik,
Bir altın çubuk, parıldayan bir gümüş,
İçi çeken bir fildişi heykelcik,
Mavi taştan bir taban üzerinde duran alabastar bir melektir o.
Annemin üçüncü tanımını vereyim:
Annem mevsiminde bir yağmur, ilk tohum için su,
Zengin bir bahçe, meyveyle dolu.
Kozalaklarla süslü, bakımlı bir köknar ağacı,
Yeni yılda ilk ayın ürünü,
Sulama yerlerine bereket getiren bir kanal,
Aranan en tatlı dilmun hurmasıdır o.
Annemin dördüncü tanımını vereyim:
Annem bir bayram, neşe dolu bir kurban,
Prenseslerin olgusu, bir bolluk şarkısı,
Neşesi tükenmeyen, seven, sevilen bir kalp,
Annesine dönen bir esirin müjdesidir o.
Annemin beşinci tanımını vereyim:
Annem çam ağacından bir araba, şimşirden bir tahtırevan,
Parfümle kokulandırılmış güzel bir giysi,
Kendisine tam uyan, çiçekten bir taçtır o. Sana verdiğim bu tariflere göre annemi tanıyacaksın,
Lamalara sahip olan o hoş kadın işte benim annemdir.
Benden haber için kulak kesilen ona,
Haberi neşe ile götür,
‘sevgili oğlun Ludingirra’dan selam’ de ona!


Çeviri: Avi Pardo
Sumerli Ludingirra şiirleri
Görsel,karatepe, m.o. 7. Yüzyıl hitit kabartması
Süt veren anne ve hurma ağacı birlikte.