BANA SEVDAMI GERİ VER


Kim, neyi kaybettiyse onu arıyor.

Kıymet arz eden ve kendi ruh dünyasında açılımlar sağlayan, olmak adına bir yerlere taşıyan , olgunlaşmak adına içerdikleriyle bir anlam ifade eden, oldum sanılan noktada yeni kapıların açılması ve yeniden başlamaya vesile olan. Sura yeniden üflenen ve yenilenerek arayışın bulunduğu noktanın başa dönüş olduğunu işaret eden. Bir noktadan bir merkeze ve bir merkezden bir noktaya, ol emrine muhatap ve olmak menziline rücû eden. Yükseğe, en yükseğe.

Kemale ermek ne yüceliktir.

Kemale ermek için kayıpların peşinde olmak ve kaybedilen cevher ne ise tedariki için çaba sarf etmek, kayıtlarda ben de varım demektir. Beşer olmanın kudsiyetini idrakle , bu idrakin gereklerini yerine getirmeye talip olmaktır. Hamdım piştim mertebesinde hamlığın farkında olarak, kemal kapısının eşiğine baş koymaktır.



Bana sevdamı geri ver.

Her kopuşta düğüm atarak ve her kırılmada tamiratla görünmez hale getirdiğimiz zaaflar, tükenişler, türeyişler, tasavvurlar bizi saklıyor, kendimizi göremez hale sokuyor. Anlam kaymaları bir yana, tanınmaz hale getiriyor. Biz kendimiz olmaktan çıkıyoruz da fark etmiyoruz, farklı imkan ve mekanlar ediniyor, farklı meziyetlere sahip oluyor, hayallerimizin erişemeyeceği şeyleri elde ediyoruz ama, olmak adına başladığımız noktadan uzaklaşıyor, başkalaşarak varlık muhasebesi yapmaya çalışıyoruz.

Muharref kimlik.

Ve asırlar boyunca tahrif etme, tahrif ederken de yerine ucûbe ve tanınmaz olanı ikame etme gibi bir emeli olanın sinsi çabası ve gayreti olarak nitelenmiştir. Bu sebepledir ki, asra yeminle insanın hüsranda olduğu zikredilmiş ve uyarılmıştır. Omurgası sağlam, akl-ı selim ve kalb-i emin olanın taşıyamayacağı bir kimliktir bu. Hangi makamda ve hangi mekanda olursa olsun, hangi zaman diliminde yaşarsa yaşasın, hangi imkanlarla donanırsa donansın, iman edenler ve salim amel işleyenler , hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna kılınmıştır. Müstesna kılınmak; müttaki olmaktır, sırat-ı müstakimde olmaktır.



Bana sevdamı geri ver.

Geriye dönük yorum ve değerlendirmeler yaparken duyduğumuz heyecen ve haz bizi bugün de var kılıyorsa, geriye dönük yaptıklarımız bugün de iç dünyamızda işlevini koruyorsa ve güzellik olarak gönül atlasımızda yer alıyorsa, kaybettiklerimizi ve kazanımlarımızı bir gözden geçirmek, bir sentez yapmak, değer miyarını yeniden kurgulamak zorundayız. Bu kurgulamadır ki, kayıplarımızı bulmamıza vesile olacak, ya da kaybettiğimiz ne ise farkında olmamızı sağlayacaktır.

Yitirdiklerimizi arar oluşumuzun özü, onların geçmişte bize sunduğu imkanlarla elde ettiğimiz ruh dinginliği ve gönül ferahlığıdır. Dirilten nefhanın bizi arzu ettiğimiz noktalara taşıması ve hakikat oluşudur. Eğer aradığımız hakikat değilse ve geçmişin kuru gürültüleriyse beyhude bir yöneliş ve arayış olur ki bu sevda değil, kısırdöngüdür.

Aşkla başlanan ve yürütülen nice şeyler var ki, hazzını duymak, onu bugün yaşadıklarımıza katık yapmak bir kazanım olacaktır. O kazanımı bugüne taşımak için göstereceğimiz gayret ve çaba, bugünü ve yarını dün gibi diri kılacaktır.

Keşke demek yerine, dün ve bugün muhasebesi.

Beyhudelikleri değil, güzellikleri temaşa.

Olmak adına.

Bana sevdamı geri ver.

Şeref AKBABA
http://www.ayvakti.net

0 Comments:

Yorum Gönder

Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum