Bazı dostluklar vardır, sessizce başlar. Büyük sözler, uzun tanışıklıklar gerekmez; bir bakış, bir kelime, belki de aynı anda aynı şeye gülmek yeterlidir. Hayatın telaşında, insan kalabalıkları arasında o sükûneti bulduğun biri olur. Ve anlarsın, bazı bağlar kelimelerden değil, kalpten kurulur.
Zaman geçer, herkes bir yerlere savrulur. Araya şehirler, işler, mevsimler girer. Ama bazı dostluklar, hiçbir mesafeden etkilenmez. Aylarca konuşmasan da, yeniden bir araya geldiğinde, sanki dün ayrılmışsınız gibi devam eder her şey. Çünkü dostluk, süreklilikte değil; samimiyette yaşar.
Gerçek dostlar, hayatın sessiz tanıkları gibidir. En parlak günlerinde alkış tutmakla yetinmezler; karanlıkta elini bulup sıkı sıkı tutarlar. Sana, “geçer” derler — çünkü bilirler, her şeyin geçeceğini ama senin o anki halinin gerçek olduğunu.
Dostluk, bazen bir fincan kahveye sığar, bazen bir sessizliğe. Her şeyin hızla tüketildiği bu çağda, dost kalabilmek neredeyse bir direniştir. Çünkü dostluk, zamana meydan okumaktır; çıkarın, menfaatin, unutuşun karşısında dimdik durmaktır.
Belki de dostluk dediğimiz şey, iki insanın birbirinde kendini bulma hâlidir. Aynı yaralardan geçmiş, benzer rüzgârlarda savrulmuş iki yürek... Birbirini yargılamadan, tam da olduğu gibi kabullenir. Ve o kabullenişin içinde huzur vardır.
Bugün, bir dostun sesini duymadıysan, ara. Bir fotoğrafa denk geldiysen, gülümse. Çünkü dostluk, hatırlamakla başlar — ve en çok, unutmadığında büyür.
Ve bazen, dostluklar da tıpkı mevsimler gibi değişir. Kimi dostluklar bahardır; kısa ama çiçek kokuludur. Kimi ise kışa benzer; soğuk görünür ama içinde en saf samimiyet gizlidir. Her dostluk, insana bir şey öğretir: kim olduğunu, neye inandığını, kiminle yan yana yürüyebildiğini.
Ve işte dostluk, bütün karmaşasının, sessizliğinin ve gülüşünün ardından, insanın kalbinde yumuşak bir ışık olarak kalır. Her bir hatırası, bir tebessüm, her sessizliği bir sıcaklık taşır. Belki her zaman yan yana olamazsınız, belki yıllar geçer ve yollar ayrı düşer… Ama bilirsin ki, gerçek dostluk hiçbir zaman kaybolmaz; sadece sessizce büyür, seni sen yapan anların içinde yaşar.
Kalemimden dökülen dostluklara selamla…
Mehpare ÖĞÜT ŞENGÜL
EKİM 2025
















Merhabalar.
YanıtlaSilYazınızdaki dostluğu okuyunca çok etkilendim ve hemen eskilere gittim. Çünkü o zaman ki dostluklarımız yazınızda hayat bulan dostluklar gibiydi. Eskiden bende çok güzel bir dosttum. Ama şimdi kimseye öyle güzel dost olamam. Yaşadıklarım sonucu insanlara olan tüm güveni kaybettim. Şimdilerde ne kendime bir dost bulabilirim, ne de ben birine dost olabilirim. İşin doğrusu bu. Keşke böyle olmasaydı. Ama bunun böyle olmasının sorumlusu ben değilim. Çünkü ben kaybedenlerdenim.
Kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Merhabalar Recep bey, değerli yorumunuz için öncelikle teşekkürler ediyorum. Ne yazık ki günümüz dostlukları tek taraflı. Sizin de değindiğiniz gibi eskisi gibi değil. Eskiden acısı acımız, sevinci sevincimiz, lokmamızı paylaştığımız dostluklarımız vardı. Şimdilerde ise o dostluklardan ve dostlardan geriye hiçbir şey kalmadı. Günümüzde artık her şey çıkar ilişkisi içerisinde olduğundan dostluk sadece sözlükte bir kelimeden öteye gitmiyor. Ben de sizin gibi kaybedenler kulubünde yer alan biri olarak hep paylaşımcı, seven, elimden geldiğinde derdine ortak olmaya çalışan biri olmuşumdur. Zaman içerisinde bunlara yaparken bir taraftanda yalnızlaştığımı, dost dediklerimin de uzaklaştığını gördüm. O yüzden ben de artık ne dost arıyor, ne de dost olmak istiyorum... Ben hep şöyle bir ifade kullanırım sanırım bu paylaşımı da uyar diye düşünüyorum. Yanında olanı yolda bulduğuna değişirsen gün gelir yalnız kalan sen olursun. Sağlıklı ve mutlu huzurlu günler dileğiyle esen kalın. Selamlarımla
SilMerhabalar.
Sil"Yanında olanı, yolda bulduğuna değişirsen, gün gelir yalnız kalan sen olursun!" Çok güzel bir söylem. Aynen katılıyorum.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar.
SilEvet yanında olanı, yolda bulduğunla değişirsen kaybedenlerden olursun. Çok güzel ve doğru bir söylem.
Teşekkürler.
Selam ve saygılarımla.
Çok teşekkürler saygılar sunarım
YanıtlaSil