Gönlümüzün
güzelliği sevgi ise, beynimizin güzelliği de düşünebilme
yeteneğimizdir. O yeteneği her an, her dakika kullanalım.
Unutmayalım ki düşünen insan, özgür insandır.
Kişi
düşünebiliyorsa pek çok sorununu çözümleyecek, pek çok şeyi
bilecektir. Herkesi dinleyin. Annenizi, babanızı, arkadaşlarınızı
dinleyin. Sonra da düşünün ve sorular sorun... Neden? Nasıl?
Nerede?
Sonra da oturup kararlarınızı kendiniz alın.
Kararları yalnız aldığınız zaman, eziyetler de güçlükler de
sonuçta bütünüyle size aittir artık. Karar alırken sorumluluk
almayı da bilin. İşte bu, büyümek ve olgunlaşmaktır; özgür
insan olma yolunda atılan ilk adımdır.
Büyüklerinizle,
yaşıtlarınızla, kendinizden küçüklerle konuşun, tartışın.
Konuşarak pek çok şey öğrenildiği gibi, pek çok sorun da
çözümlenebilir. Toplumumuzda, bu tür konuşma pek yaygın değil
ne yazık ki! Ya susuyor, ya bağırıyoruz. Konuşmayı bilmiyoruz.
Sizler bunu değiştirin.
İçimizin bir başka güzelliği de
iyimserliktir. Yüreğinizin ibresi hep iyimserlikten yana
olsun.
Asırlardır kötümserler, köşelerinden dünyanın
kötüye gittiğinin doksan dokuz nedenini sayarlarken iyimserler
epey yol almış; pek çok iş başarmışlardır. En azından
denemişlerdir.
Zaten yapılan araştırmalar, başarılı
olanların üstün zekalılardan çok, sıradan ama olumlu ve iyimser
kişiler olduğunu ortaya koyuyor.
İçimizdeki güzellikler
arasında neşenin yeri bambaşkadır. Hele gençliğinizin getirdiği
neşe ve kahkahaları sakın kısıtlamayın. Bazı kişilerin
"Sırıtıp durma!" gibi bilgece (!) uyarılarına
aldırmayın. Tam tersine daha çok gülün. Bol bol kahkaha atın.
Sorunlarınıza bile gülerek bakabilirseniz yükünüz anında
hafifleyecektir.
Güldürü dergileri, neden bu kadar çok
okunuyor sanıyorsunuz?
Onca sorunun, çevre kirliliğinin,
savaşların, ölümlerin, çıkarcılığın, cahilliğin yer aldığı
dünyamızda sevgi, iyimserlik ve neşeye her zamankinden fazla
gereksinmemiz var. Bu nedenle hayatınızı daha güzel yaşamak
istiyorsanız, önce içinizdeki güzellikleri geliştirin, ortaya
çıkarın.
Sevinin, düşünün, konuşun, iyimser olun ve
doyasıya gülün!
İpek ONGUN