Düşündürücü kısa bir öykü okumaya ne
dersiniz ?
"Herkesin hırsız olduğu bir ülke
varmış" diye baslar Italo Calvino'nun "Kara Koyun"
adlı öyküsü. Ama istisnasız herkesin.
Gece olunca, insanlar
maymuncuklarini ve fenerlerini yanina alir ve komsusunun evini
soymaya gider.
Gün dogarken geri döndüklerinde yüklerini
almislardir. Ama her seferinde kendi evlerini de soyulmus
bulurlar.
Ülkede herkes çok mutludur, kimse kaybetmez,çünkü
herkes birbirinden çalar ve bu dolasim, son kisi ilk kisiden çalana
kadar sürer.
Bir gün, nasil olmussa, dürüst bir adam
ortaya çikar. Gece oldugunda, çanta ve fenerle disari çikmaktansa
evinde kalip roman okumayi tercih eder.Hirsizlar geldiginde ise evde
isik yandigini görüp soymak için içeri girmezler. Ve bu durum bir
süre devam edince, ahali bir konunun açikliga kavusmasini
ister:
-"Çalismadan yasamak senin tercihin, ama baskalarini
bir sey yapmaktan alikoymaya hakkin yok."
Bunun üzerine
dürüst adam, geceleri evinden çikar, fakat hiçbir sey çalmaz.
Döndügü zaman evini hep soyulmus bulur. Ve bir haftadan daha az
bir sürede, yiyecek tek bir seyi kalmaz. Dürüst adam soygun
yapmadigi için soyulmayanlar digerlerine göre daha zenginlesmekte
ve artik çalmak istememektedir. Dahasi, dürüst adamin evi de artik
bombos oldugu için o evi soymaya gidenler de yoksullasmaktadir.
Zenginler, kendileri için soygun yapmak üzere maasli hirsizlar
tutmaya baslar. Zengin fakir ayrimi giderek çogalir. Zenginler
mallarini korumak için polis teskilati ve hapishane de kurarlar.
Birkaç yil geçtikten sonra, artik kimse soymaktan ve soyulmaktan
söz etmemektedir, sadece zengin ve yoksul vardir; Ama hâlâ
hirsizlik yapmaktadirlar.
Tek dürüst adam ise daha işin
başında açlıktan ölmüştür..
Italo
CALVİNO