SOLGUN BİR GÜL GİBİ SUSTUM! - Ş A İ R A N E
“Biliyorsun ben hangi şehirdeysem Yalnızlığın başkenti orası.” – Cemal Süreya “Yaşamak değil, Beni bu telaş öldürecek…” – Özdemir Asaf “Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlamaya.” – Gülten Akın “Cıvıl cıvıldı gözleri Yeni dağılmış bir ilkokul gibi.” – Can Yücel “Duyguluysan işin zor, Yaşamda yeniksindir.” – Özdemir Asaf “İçim hem kimsesizdi hem kalabalık.” – Edip Cansever “Hüznümle vedalaşmayı bana öğretmediler.” – Gülten Akın “Dönmeyeceğimiz bir yer beğen, Başka türlüsü güç.” – Turgut Uyar “Vasiyetimdir: Dalgınlığınıza gelmek istiyorum Ve kaybolmak o dalgınlıkta.” – Didem Madak “İçime gene Yolculuk mu düştü, nedir?” – Orhan Veli “uçurumlar var uçurumlar diyorum ben insanla insan arasında kendiyle kendi arasında.” – Nilgün Marmara “Sen ki saçından tırnağına kadar Bir hürriyete bedelsin.” – Turgut Uyar “Bir buluşma yeridir şimdi hüzünlerimiz.” – Edip Cansever “Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu, Birinciliği beyaza verdiler.” – Özdemir Asaf

Bu Blogda Ara

27 Mayıs 2009

SOLGUN BİR GÜL GİBİ SUSTUM!


Yoktun!
sustum
susmak kırgınlıksa
sustum işte
solgun bir gül gibi
ıssız bir çöl gibi
sustum

Yolcuyum
uzak
çok uzaklardan geldim
yorgunum
ellerim boş, boynum bükük
gözyaşı dolu heybemde
kalbimi alıp getirdim sana
ayrılıklarla delik deşik kalbimi
başka bir şeyimde yoktu getirecek

Dalımda güz türküleri
koynumda ateş
seni aradım kentin dar sokaklarında
yalnız
yorgun
ve
yaralı

yoktun

üşüdükçe, uzadı yokluğun

Hangi çocuğa sordum ağladı
hangi ırmağa sordum çağladı

hangi Çiçeğe sordum boyun büktü
hangi ağaça sordum yaprak döktü
sığındığım kuşlar da uçtu gitti
bir başıma kaldım ortalarda

Sen ki, yetim bir bahçede
bir tomurcuktun hayatın kollarında
çiçeklerin nazlısı, küskünüydün gönlümün
bütün gün seni aradım
yorgun
yaralı
ve
yalnız
acılı bir yel gibi
dolaştım durdum sokakları
yoktun

Pınarlara sordum akıp gittiler
yıldızlara sordum bir bir söndüler
sigaramı efkâr ettim savurdum gökyüzüne
sonbahar sardı boynumu yaprak yaprak
sonra yavaş yavaş bedenime girdi acı
senden ne bir ses vardı, ne de bir nefes

Gülüşünü, gözlerini, sesini takıp koluma
vedalar bıraktığım durakta şiirler okudum
aklımı yitirdiğimi sanıyordu,
acıyan gözlerle bakıyordu herkes

Sonra gözlerimi,
ağlamaktan yorgun gözlerimi
ulaşamayacağım uzaklara yolcu ettim
kara trenlere mendil sallayarak.
duygularımı bir vagona kilitleyip
bin ah sürüp dudaklarıma
sustum!
unutulmuş sahipsiz şarkılar gibi
ne kadar susulacaksa o kadar sustum
hüzün kokulu anılara yaslanıp
yere çaldım kara bahtımı
...
İstedimki,
kalbinin durduğu yer
kalbimin durduğu yer olsun...

Nuri CAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz İçin Teşekkürler Ediyorum