Ş A İ R A N E: YAŞAR KEMAL
“Biliyorsun ben hangi şehirdeysem Yalnızlığın başkenti orası.” – Cemal Süreya “Yaşamak değil, Beni bu telaş öldürecek…” – Özdemir Asaf “Ah, kimselerin vakti yok Durup ince şeyleri anlamaya.” – Gülten Akın “Cıvıl cıvıldı gözleri Yeni dağılmış bir ilkokul gibi.” – Can Yücel “Duyguluysan işin zor, Yaşamda yeniksindir.” – Özdemir Asaf “İçim hem kimsesizdi hem kalabalık.” – Edip Cansever “Hüznümle vedalaşmayı bana öğretmediler.” – Gülten Akın “Dönmeyeceğimiz bir yer beğen, Başka türlüsü güç.” – Turgut Uyar “Vasiyetimdir: Dalgınlığınıza gelmek istiyorum Ve kaybolmak o dalgınlıkta.” – Didem Madak “İçime gene Yolculuk mu düştü, nedir?” – Orhan Veli “uçurumlar var uçurumlar diyorum ben insanla insan arasında kendiyle kendi arasında.” – Nilgün Marmara “Sen ki saçından tırnağına kadar Bir hürriyete bedelsin.” – Turgut Uyar “Bir buluşma yeridir şimdi hüzünlerimiz.” – Edip Cansever “Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu, Birinciliği beyaza verdiler.” – Özdemir Asaf

Bu Blogda Ara

YAŞAR KEMAL etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
YAŞAR KEMAL etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Şubat 2015

YAŞAR KEMAL'E VEDA...

Şubat 28, 2015 0
YAŞAR KEMAL'E VEDA...
Dün sanki içime doğmuş gibi, gideceğini hissetmiş gibi şu dizeleri paylaşmıştım face sayfamda...

“O güzel insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler..Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık” Yaşar KEMAL

Ve paylaştıktan sonra da bir müddet daha düşünüp bu dizeler üzerinde ne kadar da büyük anlam ifade ettiğine bir kez daha karar verdim. Yaşanılan onca şeyi de düşünerekten... Ve şimdi o güzel insan, o koca çınar, babasının kendisi için her yıl kurban kestirdiği, parmaklıklar arasında bile daktilosunun tuşlarıyla koğuşunu inleten büyük yazar... Sen de binip atına gittin/gidiyorsun işte bilinmez bir yolculuğa. Kurtuldun mu bu dünyanın bozuk düzeninden biliinmez ama bizler yaşadığımız müddetçe ve bilmem kaç kere daha bu dizeleri tekrar edip duracağız. Kimi zaman “İnce Memed'i” okuyacak, kimi zaman da “Yer Demir Gök Bakır” diyerek anacağız seni...

Ve en çok da bir sanatçıda olması gereken en büyük şeyin, halkla iç içe olmak ve sanatın halk için olması gerektiği düşüncelerinle, örnek alınması gereken büyük bir usta olduğunu hatırlatacaksın her daim bizlere...

«Halka kim zulmediyorsa, etmişse, halkı kim eziyor, ezmişse, onu kim sömürmüş, sömürüyorsa, feodalite mi, burjuvazi mi... Halkın mutluluğunun önüne kim geçiyorsa ben sanatımla ve bütün hayatımla onun karşısındayım. [...] Ben etle kemik nasıl biribirinden ayrılmazsa, sanatımın halktan ayrılmamasını isterim. Bu çağda halktan kopmuş bir sanata inanmıyorum.»


Mekanın Cennet, toprağın bol olsun büyük usta... Işıklar içinde yat.