ALINTI HİKAYELER etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ALINTI HİKAYELER etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster



Hz. İsa (a.s) yarım kerpici başının altına koymuş, yatıp uyumuştu. Uyanıp gözlerini açtığında İblis'i başında bekler buldu. Ona.


- A melun başımda ne bekliyorsun? diye sordu.
İblis ona dedi ki:

- Başının altına koyduğun benim kerpicim. Bütün dünya benim malım olduğuna göre, bu kerpiç parçası da benim malımdır demektir. Madem ki malımı kullanıyorsun bana ortak oldun demektir.

Hz. İsa (a.s) kerpici başının altından aldı, fırlatıp attı. Yeniden uyumaya niyetlendi. İblis de savuştu gitti.

Ey dünya dertleriyle üzülen, ip gibi eğilip bükülen adam!

Madem sonunda herşeyi arkanda bırakıp gideceksin, açgözlülük yapmanın, durmadan mal yığmanın ne âlemi var?


Kaynak: Mantıku't Tayr, Feridüddin Attar

Dağlık bir bölgede bilge çırağıyla yürürken, oğlan ayağını taşa çarpar ve can acısıyla “Ah!” diye bağırır.

Dağdan, ‘Ah!’ diye bir ses gelir ve bu sesi duyan çocuk hayret eder. Merakla:

“Sen kimsin?” diye bağırır ama aldığı tek yanıt; ‘Sen kimsin?’ olur.

Çocuk bu yanıta kızar ve:

“Sen bir korkaksın!” diye bağırır.

Dağdan aldığı yanıt, ‘Sen bir korkaksın!’ olur.

Ustasına bakar ve:

“Ne oluyor?” diye sorar.

“Oğlum dikkat et,” diyen bilge vadiye doğru, “Sana hayranım!” diye bağırır. Ses, ‘Sana hayranım,’ diye yanıtlar.

Usta, “Sen harikasın!” diye bağırdığında, bu kez dağdan, ‘Sen harikasın!’ yanıtı gelir. Çırak şaşırmıştır. Ama hâlâ ne olduğunu anlayamamıştır.

Bilge açıklar:

“Oğlum, insanlar buna yankı derler; ama gerçekte yaşamın ta kendisidir. Yaşama ne verirsen, sana onu yansıtır. Yaşam senin davranışlarının aynasıdır. Eğer yaşamında daha çok sevgi istiyorsan, insanları daha çok sev. Eğer sana saygılı davranılmasını istiyorsan, insanlara saygılı davran. Eğer başkaları tarafından anlaşılmak istiyorsan, önce başkalarını anlamaya gayret göster. Eğer insanların sana hoşgörülü ve sabırlı davranmasını istiyorsan, önce sen hoşgörülü ve sabırlı olmalısın. Oğlum, yaşamda ne ekersen, onu biçersin. Bu doğa yasası, yaşamın her yönü için geçerlidir.


“İnsanların yaşamı tesadüfler sonucu oluşmaz. İnsanların yaşamı onların davranışlarının yansımasından başka bir şey değildir.”



Bir adam, odasına hırsız girdiğini gördü. Başladı onu kovalama­ya. Birkaç kere oda içinde dolandılar, adam iyice terledi. Nihayet hırsıza yaklaştı, bir sıçrasa tutacaktı. Dışardan birisi:

- Buraya gel de bela izlerini gör! Çabuk ol, buradaki ahvale bak! Adam:

Herhalde orada da bir hırsız var, diye düşündü, hemen gitmez­sem başıma bela olacak. Çoluk çocuğuma belki zarar verir, şimdi bunu tutmakta ne fayda var?! Bu Müslüman kerem edip beni çağırı­yor, hemen gitmezsem bir kötülüğe düşerim.
Böylece adam hırsızı bırakıp, sesin geldiği tarafa yöneldi.

- Aziz dostum, dedi, ne var, niye böyle feryad ediyorsun?

- Bak işte hırsızın ayak izi. Yürü, bu izi izle, ardından koş!

- Ey ahmak, sen ne söylüyorsun? Ben onu neredeyse yakalamış­tım, sen bağırınca bıraktım. Ben de seni bir adam sandım. Bu ne hezeyan! Ben kendisini tutmuşum, ayak izini ne yapayım?! Sen ya hile yapıyorsun ya da ahmaksın. Belki sen de hırsızsın.

- Ben işin aslını anladım, sana ayak izini gösteriyorum.

- Ey ahmak, vuslatta delil ve alamet olur mu?!



Mevlana Mesnevisinden Seçme Hikayeler