MEHPARE ÖĞÜT etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
MEHPARE ÖĞÜT etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster



Umudumuz olsun…
Sığmasın yere göğe
Hayallerimiz olsun gerçekleşmese bile
Çünkü her şeye rağmen
Yaşamaya değer hayat
Sevdiklerinizle…

Mehpare ÖĞÜT ŞENGÜL





Sevdiğim,,,
Şimdi, şu anda seninle el ele
Bir derenin kenarında
Boylu boyunca uzanmış
Seyre dalmış
Olmalıydık…
Güneşi yattığımız yerden
Birbirimize sarılmış olarak
Seyre dalarak
Düşünmeden birbirimizden başka şey
Yüreklerimizi konuşturmalıydık
Sadece sen ve ben…

Sevdiğim,,,
Şimdi, şu anda göz göze seninle
Bir kitabın yapraklarını birlikte çevirip
Şiire dolmalıydık
Gecenin bir vaktinde.
Hayallerimizi anlatıp birbirimize
Uykuya dalmalıydık
Seherin serinliğinde…

Ve sen sevdiğim,
Ve sen, dudaklarımdaki ateş
Gönlümdeki aşk
Ve başımın üzerinde yeri olanımsın
Ömrüm yettikçe
Yaşam devam ettikçe
Sevdiğim, seveceğim, sevilenim
Her şeyim
Sahibim, efendim
Gönlümün eri
Sonsuzsun bu yürekte…

Mehpare ÖĞÜT ŞENGÜL (ZM)
Mayıs “2019




gönlümdekileri yazsam aklımdakiler şaşar
yaram derindir mecalim yok sözle işgale
ne derlerse desinler sevdim, seveceğim ömrüm oldukça
İster yerin üstünde, isterse yerin altında 
durana kadar dünya döndüğü müddetçe...

Mehpare ÖĞÜT ŞENGÜL
2017



 iki gönül bir olunca...

yaşamak ne güzel 






Bir insanı sevmekle bitmiyordu her şey...Onun yanında olmak, elinden tutmak, saatler boyunca gözlerine bakmak... Kokusunu içine içine çekmek, sarılıp uyumak, bir film koyup seyretmek ya da hiçbir şey yapmadan sessizce birbirini seyretmek.

Bir gün öyle biri gelir ve girer ki hayatınıza, unutturur kendisinden öncekileri. Yaşadığınızı anlamaya başlarsınız onunla. Sevginin ne demek olduğunu tattırıverir bir anda. Onunla olacağınız saatleri iple çeker, yelkovanın akreple yarıştığı gibi yarışırsınız zamanla. En kötü, en mutsuz, en berbat halinizi bile görmesine izin verir, onun tek bir dokunuşuyla, tek bir sözüyle unutursunuz her şeyi. Seviyorsunuzdur ve seviliyorsunuzdur. Var mıdır bundan daha ötesi...

Yaşınız kaç olursa olsun, hayaller kurarsızın onunlayken de onsuzken de...
Birlikte yapabileceklerinizden, birlikte yapmak istediklerinizden konuşursunuz saatlerce...
Resmini çizersiniz olmayan kağıtlara hayali kalemlerle...
Güneşin doğuşu kadar gerçek, Ay'ın ışığı kadar beyaz...
Olmasa da olur dersiniz güler geçersiniz
Olmasa da olur birlikteyiz ya deriz...
Sonsuz hayalleriniz olsun varsın
Varsın gerçekleşmesin hiçbiri de
Ne kadar önemli olabilir ki bizden daha çok
Önemli olan değil mi ki aynı hayalin içinde olabilmek
Bir sabah pencereyi açtığınızda içeri giren kış soğuğuna rağmen
Varsa eğer yanıbaşınızda sizi ısıtan ve yatağınızı sıcak tutan
Size sarılıp içine sokan
Gözleriyle gözlerinizi delip de geçen
Ellerinizi tuttuğunda güven veren
Korkmayın o zaman yaşamaktan ve sevmekten yana...
Sarılın ona...
Sarılın ve bırakmayın asla...
Ve farkına varın sizi gerçekten sevenin
Kıyaslayın öncekilerle anlayın değerini
Kim ne derse desin umursamayın
Sevin alabildiğinizce...
Sevin içinizden geldiğince...
Yollarda şarkılar söyleyin isterseniz
Hatta dans bile edebilirsiniz.
Yeter ki içten olun ve içten sevin siz de...
İşte o zaman anlayacaksınız ki seviliyorsunuz siz de....
Sevin kardeşim sevin...Sevilmek istediğiniz gibi hem de....


Mehpare ÖĞÜT






Nefesinle üzerimi ört sevdiğim
bırakıp da ellerimi üşütme beni...


Mehpare ÖĞÜT





Uyuyamak... Anlatılır gibi değil ancak uyuyamayanlar bilir... Hahaha... Bayağı bir felsefi mi oldu ne ! Her neyse.

Son zamanlarda kendini gösteren bu uyuyamama problemlerini kendi yöntemlerimle çözmeye çalışsam da sanırım başarılı olamıyorum. Kaldı ki yine her zaman ki saatimde yatmış biri olarak istem dışı gözlerimi açtığımda sabah mı oldu ne düşüncesiyle saate baktım ki bir de ne göreyim saat 23:58. Ne yani ben saat 23:00'de yatmamış mıydım. Olmadı. Ne yapsam ki bilemedim. Aldım elime telefonumu başladım oyun oynamaya. Tam bir saat. Hadi bir daha deneyeyim dedim uyumayı. Yok Allah'ım bu gece de uyku haram kılınmış bana. Uyuyamıyorum ya bu seferde sokakta köşe başındaki evden gelen o minicik köpeğin havlama sesi bölmesin mi geceyi. Yırtıyor ortalığı. Kime ne diyorsa artık. Bir de ona sokaktan geçen başka bir köpek eşlik etmesin mi. Oldu mu hiç gecenin bir yarısında muhabbet etmek. Bunun gündüzü var ama öyle değil mi...! Artık aralarında geçen mevzu her ne idiyse ben anlamadım haliyle köpekçe bilmediğimden ama uyumama izin vermediler. Bir ara susacak gibi olduklar ama nafile... Onlar havlaya dursun bu seferde uzaklardan ve derinden gelen bir erkek sesi yırtıyor geceyi. Hah dedim bir sen eksiktin. Mübarek Texas'ta mı yaşıyorum ne dedim içimden. Kalktım, ayaklarımı sürüye sürüye salonun penceresini açtım baktım ortalıkta görünen filan yok. Ama ses uzaklaşarak geliyor hala... Hadi dön yeniden yatağa. Tamam artık sesler kesildi. Artık uyuyabilirsin. Kapadım gözlerimi dalacağım, daldım derken ıhhhh olmuyor olmayacak bu gece anlaşılan uyunamayacak. Saate baktım 03:00. Gecenin yarısı. Hadi bir el daha oyun oynayayım. Paralarım birikmiştir onları toplayayım. Çocuk gibiyim vesselam farkındayım ama bu oyunlarda sarınca tam sarıyor oynayan bilir. Merak mı ettiniz oyunu söyleyeyim belki oynamak istersiniz. Güzel, eğlenceli bir oyun benim için. Adı City Island 2:Building. Eminim aranızda oynayanda vardır. Şehir kurmaca. Kendi şehrini yaratıyorsun anlayacağın. Ahh nerede ? kendi şehrimi kursamda yönetsem. Valla iyi belediyeci olur kesin benden. Ödül bile alırım yeminle. Düzenli olacak yollar, köprüler, evler, binalar... Öyle gelişigüzel değil. Neyse topladım yine paralarımı. Sabaha kadar ancak birikir. Eee ne de olsa para kazanmak için çalışmak lazım değil mi ! ;-) Ve saat 04:00. Maşallah mı desem kendime ne. Yalnız sağ gözüm bir hayli acımaya başladı. Eee uyuyama, bir de üstüne üstlük oyun oyna. Olsun o kadar ama değil mi...!

Gözlerim hafiften kapanıyor, aman Allah'ım en sonunda uyuyabileceğim demek....
Hiçbir şey düşünmeyeyim bari de dağılmasın uykum...
Uyku gibisi yok... Uyuyamayınca daha iyi anlıyor insan...
Uyuyacağım, uyuyorum, uyudu....mmm...

Saat 18:00...Kurulu saat gibiyim mübarek. Temizlik personeli çoktan çalışmaya başlamış bile.. Yollar pırıl pırıl. Mis gibi bir hava yani en azından olabildiğince... Bugüne de erdik en nihayetinde. Günümüz aydın olsun işimiz gücümüz rastgele....



Mehpare ÖĞÜT
_Sabah Muhabbeti_ 




Birilerinin birilerini tabir-i caizse salak yerine koymasından nefret ederim…
İnsanların kendisini acındırmasını ise acizlik kabul ederim…
Herkesin iki ayağı var iken
Eli tutar, gözü görür iken
Yaşadığına şükredeceği yerde
Sürekli yakınmasından illallah ederim…
Ben hayatıma birilerini alırken
Birilerini de haberleri yokken silebilirim.
Karar benim vicdan benim…
Hesap sual dahi vermem çeker giderim…
Kalan düşünüp dursun derim…
Ne tükürdüğümü yalar ne de affederim.
Bu yüzden sevenim az da olsa
Ben böyleyim…
Ne değişir ne de beni değiştirmelerine izin veririm.
Ben böyleyim…
Sevene öz, sevmeyene üveyim…


Mehpare ÖĞÜT